Azerbaycan tarihi |
---|
![]() |
Azerbaycan, Avrasya'nın Kafkasya bölgesinde bir ülke. Doğuda Hazar Denizi, kuzeyde Rusya'nın Dağıstan bölgesi, kuzeybatıda Gürcistan, güneybatıda Ermenistan ve Türkiye ve güneyde İran ile sınırlıdır. Azerbaycan Cumhuriyet'nin yaklaşık 10 milyona yaklaşan nüfusunu bir Türk etnik grubu olan Azerbaycanlılar ve çeşitli diğer etnik gruplar oluşturmaktadır.
Azerbaycan'ın 11. yüzyılda Büyük Selçuklu İmparatorluğu'na katılması, Azerbaycan halkının şekillenmesinde önemli rol oynar.[1]
11. yüzyılın başlarında bölge, o zamanlar bir Türkmen etnik adını benimseyen Orta Asya'dan gelen Oğuz Türklerinin dalgaları tarafından yavaş yavaş işgal ediliyordu. Bu Türk hanedanlarının ilki 1067 yılında Azerbaycan'ı işgal eden Selçuklu İmparatorluğu'dur..[1][2]
Bölge hanedanlarından biri olan Şirvanşahlar, Timurlu Devleti çatısı altında bir devlet haline geldikten sonra Altın Orda Devleti'ne karşı savaşta Timurlular'a yardım etmişlerdir. Timur'un ölümünden sonra bölgede iki bağımsız ve rakip Türk devleti ortaya çıktı: Kara Koyunlu ve Ak Koyunlular Azerice konuşan[3][4] Türk boylarının bir konfedere devletiydi. Şirvanşahlar ise bu süreçte yeniden bağımsız hale gelerek yerel yönetimlerini güçlendirdiler.
Safevi hükümdarlarının ana dili Azerice idi, devletin yıkılışına kadar Safevi sarayında konuşuldu.[5] · [6] · Devletin feodal beyleri Azerice konuşan Kızılbaş aşiretlerinden oluşuyordu. ve devlet yönetiminde üstünlük onlardaydı. benzer şekilde Safevilerin devlet ordusunu oluşturdular.[7] · [8] · [9]
Safevilerden sonra bölge Afşar hanedanı tarafından yönetildi. Nadir Şah'ın (h. 1736-1747) ölümünden sonra, onun eski tebaasının çoğu istikrarsızlığın patlamasından çıkar sağladı. Azerbaycanda çeşitli yarı bağımsız biçimlerine sahip çok sayıda kendi kendini yöneten Azerbaycan hanlıklar[10] ortaya çıktı. Hanlıklar, Orta Asya ve Batı arasındaki uluslararası ticaret yolları aracılığıyla kendi işlerini kontrol ediyorlardı.
1813 ve 1828 yıllarındaki Rus-İran Savaşları sonrasında, Rus İmparatorluğu'nun baskısıyla Kaçar İmparatorluğu tüm Kafkas topraklarını terk etmek zorunda kaldı ve 1813 yılındaki Gülistan ve 1828 yılındaki Türkmençay anlaşmaları ile Çarlık Rusyası ve İran Kaçarı arasındaki sınır kesinleşmiş oldu.[11][12] Aras Nehri'nin kuzeyindeki bölge, aralarında çağdaş Azerbaycan Cumhuriyeti'nin toprakları da dahil olmak üzere, 19. yüzyılda Rusya tarafından işgal edilene kadar İran egemenliğindeydi.[13][14][15][16][17][18] Türkmençay Antlaşması sonucunda Kaçar İranı, Erivan Hanlığı, Nahçıvan Hanlığı ve Talış Hanlığı'ndan geri kalan topraklar ve günümüz Azerbaycan Cumhuriyeti topraklarının İran hakimiyetinde kalan son toprak parçaları üzerindeki Rus egemenliğini tanıdı.[19]
Kafkasya'da 80 yıldan uzun süren Rus İmparatorluğu egemenliğinden sonra, 1918'de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti kuruldu. Önde gelen Müsavat partisinin siyasi nedenlerle[20][21] kabul ettiği "Azerbaycan" adı, 1918'de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nin kurulmasından önce, yalnızca çağdaş kuzeybatı İranına bitişik bölgeyi tanımlamak için kullanılırdı.[22][23][24] Devlet 1920'de Sovyet kuvvetleri tarafından işgal edildi ve 1991'de Sovyetler Birliği'nin çöküşüne kadar Sovyet egemenliği altında kaldı ve bu tarihten sonra modern Cumhuriyet kuruldu.
qizilbash normally spoke Azari brand of Turkish at court, as did the Safavid shahs themselves; lack of familiarity with the Persian language may have contributed to the decline from the pure classical standards of former times
Agha Muhammad Khan could now turn to the restoration of the outlying provinces of the Safavid kingdom. Returning to Tehran in the spring of 1795, he assembled a force of some 60,000 cavalries and infantry and in Shawwal Dhul-Qa'da/May, set off for Azarbaijan, intending to conquer the country between the rivers Aras and Kura, formerly under Safavid control. This region comprised a number of khanates of which the most important was Qarabagh, with its capital at Shusha; Ganja, with its capital of the same name; Shirvan across the Kura, with its capital at Shamakhi; and to the north-west, on both banks of the Kura, Christian Georgia (Gurjistan), with its capital at Tiflis.
On May 27, the Democratic Republic of Azerbaijan (DRA) was declared with Ottoman military support. The rulers of the DRA refused to identify themselves as [Transcaucasian] Tatar, which they rightfully considered to be a Russian colonial definition. (...) Neighboring Iran did not welcome did not welcome the DRA's adoptation of the name of "Azerbaijan" for the country because it could also refer to Iranian Azerbaijan and implied a territorial claim.
(...) whenever it is necessary to choose a name that will encompass all regions of the republic of Azerbaijan, name Arran can be chosen. But the term Azerbaijan was chosen because when the Azerbaijan republic was created, it was assumed that this and the Persian Azerbaijan will be one entity, because the population of both has a big similarity. On this basis, the word Azerbaijan was chosen. Of course right now when the word Azerbaijan is used, it has two meanings as Persian Azerbaijan and as a republic, its confusing and a question rises as to which Azerbaijan is talked about.
Until 1918, when the Musavat regime decided to name the newly independent state Azerbaijan, this designation had been used exclusively to identify the Iranian province of Azerbaijan.
The region to the north of the river Araxes was not called Azerbaijan prior to 1918, unlike the region in northwestern Iran that has been called since so long ago.